İznik Ticaret ve Sanayi Odası Başkan Yardımcısı Ali Karaman, iznikrehber.com’a yaptığı röportajda gündem yaratacak şok sözler söyledi.

“ Şuanda İznik’te para kazanan bankalardır ”

İTSO Bşk. Yrd. Ali Karaman “ İznik’te %35 abonenin elektriği kesik durumda. İznik’te vatandaş şu anda çok zor durumda. Tarım girdilerinin yüksek oluşu ve bankalara olan borçlar nedeni ile vatandaşın eline gecen nakit paranın bankalara gittiği için piyasada hareketlilik söz konusu değil. Şuanda İznik’te para kazanan bankalardır. Bankalardan başka kimse para kazanmıyor. Bankalar çok fahiş faizlerle paraları tahsil ediyor. Kimse borcunu ödeyemiyor. Parası olan borcunu öder, kimse faize düşmeyi, avukatlık olmayı istemez, ister mi? “ dedi.

“Çiftçi üstü açık fabrika çalıştırıyor “

Ali Karaman “ Çiftçi banka sevdasından uzak durmalı. Çitçiye ayrı fonlar açılmalı. Çiftçi bankaya teslim edilmemeli. Çitçinin geliri sabit değildir. Çiftçi ne zaman ne kazanacağını bilemez. Çiftçi üstü açık fabrika çalıştırıyor. Fabrikanın üstü açık, yağmur yağar, dolu yağar. Çok mu, az mı kazanır, belli değil. Bunun için mutlaka ayrı bir kaynak ayrılmalı. Çiftçi “ bankadan kredi alır, ben bu yılki ürünüm ile kredimi öderim” der, krediyi de bir önceki yıl kazanamadığı için almak zorundadır. Çiftçinin birde işinin ters gittiğini düşünün, ürünün para yapmadığı, afet yaşadığını düşünün, çiftçi bu krediyi nasıl ödeyecek?. O zaman çiftçinin mağduriyeti araştırılıp, bir sonraki seneye aktarılmalıdır. Aktarırken de fahiş faizlerle değil. Çiftçi tarlasını satarak krediyi yatırmamalıdır.” Dedi.

“ İznik Kaldırmıyor “

İTSO Bşk. Yrd. Ali Karaman esnaflara yönelik olarak ise “ Artık orta sınıf diye bir esnaf kalmayacak, olmayacak. Kurumsallaşmamış bir esnaf bundan sonra yaşayamayacak. Çünkü işletme maliyetleri her geçen gün arttı. Ben her zaman perakende kanunu çıksın dedim. Bunu odalar ve borsalar birliğine bile söyledim. Parekende kanunu, yani bir şehirde ne kadar fırın gerekiyor?, ne kadar ekmek ihtiyaç vardır? Diyelim ki 5 tane. 5 Tane İznik’in Ekmek İhtiyacını görüyor mu? Görüyor 6.Ekmek Fabrikasını kurdurmayacaksın. 6.Ekmek Fabrikasını kurdurunca ne oluyor biliyor musunuz? O diğer 5 fabrika vergi ödeyemiyor, kendileri mağdur oluyor, bankalara düşüyor, işçisine maaş ödeyemiyor, işyeri kirasını, elektriğini ödeyemiyor kısaca kimseye faydası olamıyor. Rekabet piyasası olsun, ama kaldırmıyor. Birbirimizle rekabet ederken birbirimizi yıpratıyoruz. Ailelere kadar uzuyor bu. Bakıyorsunuz İznik’te büyük bir yemek sektörü kaldırır mı? İznik kaldırmaz. Yarın, öbür gün, ödemelerde sıkıntılar başlayacak. Bu her meslek sektöründe aynı. Esnafın çoğalması bir şehrin kalkınmasına bağlıdır. Şehir kalkınır, nüfus hamlesini yakalar nüfusta bir büyüme olur, arkasındanda iş yerleri açılır. Yani arz talep oluşur. İznik’te arz talep oluşmadan işletmeler açılıyor. Bir iş yeri bir esnaf bir yıl kayıp ile kapattığı zaman bunun açığı an az üç yıla yayılıyor. Bu yıl işimiz kötü gittiği zaman, seneye sancılı gireceğiz. Seneye iyi olabilmek mümkün olabilir mi? Borcumuz ikiye katlanıp nasıl seneye yolumuza devam edebiliriz. Seneye işimiz ters gittiğini düşünün. Elimizdeki malı da yok parasına satmak durumunda kalmak zorunda olacağız. “ dedi.

“Şöyle turizm cenneti olacak, böyle olacak. Kimseyi kandırmayın “

Karaman Turizm sektörü için ise “ Biliyorsunuz ilk apart pansiyon açtığımızda yine İznikrehber ile röportaj yapmıştık. Bunu sürekli söyledik. Dedik İznik’te mutlaka tarımdan sonra turizm ayağı olmalı diye yabancı parayı İznik’e çekmeliyiz dedik. Tarım bugün para yapar, yarın yapmayacak. Mutlaka İznik’e dışarıdan para sokmamız lazım dedik. Bunları söylerken yerel yöneticilere de seslendik. İşte sahilin en güzel yerindeki köy hizmetleri şantiyesi, işte karayolları, dedik. En güzel yerlerine şantiye kurduk biz, biliyorsunuz hiçbir mesafe alınmadı. Sonra diyecekler ki İznik Turizm alanı olacak, şöyle turizm cenneti olacak, böyle olacak. Kimseyi kandırmayın, milleti kandırmayın. Bunu vebali var. Bakın gençlerimiz dışarıya kaçıyor artık. İşletmeciler artık dışarıya kaçıyor. Bizim Burada iyi olmamız gerekirken, esnafımız para kazanması gerekirken neden dışarılarda arayış içine giriyor? “ dedi.

“Kredi kartı ile maaş çeken kişi belediye başkanlığı yapamaz”

Ali Karaman iznikrehber.com ile yaptığı röportajda seçimlere ve yine turizm sektörüne değinerek “ İznik’te önümüzdeki yıl yapılacak olan yerel seçimlerde iyi bir yarış olacağına inanıyorum. İyi bir kadro ile yola çıkan kazanacak. Yine sürekli dile getirdik. Bir kere belediye başkanı tüccar zihniyetinde olacak. Tüccar zihniyetinde olmayan belediye başkanı nerede olursa olsun başarılı olamaz. Esnaflığı bilmiyorsa, işçi çalıştırmadıysa, SSK ve bağ-kur’un ne olduğunu bilmiyorsa, belediye başkanlığı yapamaz. Kredi kartı ile maaş çeken kişi belediye başkanlığı yapamaz. Yapar, neden yapamasın, ama esnafın halinden anlamaz. Tüccar adam kazandırır. Tüccar adam kalkındırır. Ben şuanda Yalova'dayım ama İznik ile fark yok. Yalova’da deniz ver burada göl var. Tamam, Yalova’nın İstanbul ayağı var, ama sonuçta İznik, Yalova'nın dibinde Bursa'nın dibinde, 4 medeniyete başkentlik yapmış tarihi bir yer, tarihin var ve turizmde satacak yerin var. Yalova bile İznik kadar şanslı değil, çünkü satacak ürünü yok. Bir termal truzmi var. İznik öylemi? kaç tarihi eser var, her şey var, tarım var, çini var. Rahmetli kaymakam Hüseyin Avcı bu memlekette satacak çok ürün var derdi. O zaman patates soğan demek istiyor zannettim ilk başta. “ Tarım”  dedim, “ ne tarımı kardeşim burada tarih var” dedi. Turizme tarihi satabilirsin. Şimdi Temmuz ayındayız önümüz ağustos ayı, Allah aşkına su anda çarşıda kaç tane turiste rastlıyorsunuz. Bu İznik’te bundan 20 sene önce bir günde bu aylarda 100 – 200 turist olmuyor muydu? Şimdi nerde? Ne yaptık biz. İşin neresindeyiz? Yanlışlık Nerede? Konaklamada restauranlar da nispetten biraz aştık diyelim. Bakın Ayasofya’da gecen gün bir otobüs yanaştı, maaş kuyruğu gibi tek sıra tuvalet kuyruğu, tuvaletimiz yok. Böyle turizmcilik olur mu? Roma tiyatroları desen bugün kazılmıyor ki yıllardan beri kazılıyor. İşte Çini fırınları yıllardan beri kazılıyor. Kazılıyor yani, kazılmıyor desek yalan olur. Ama bu nesil, bu gelecek, bir on yıl daha bekleyemez. İnsanlar artık uzaya gidiyor. Bir an evvel ne yapılması gerekiyorsa yapılması şart. Yıllardan beri aynı kambur, aynı konuşmalar, aynı şeyler. Burada kıran dereyi bile kaç kez dile getirdik, Darka tatil köyü ile İznik’in arasındaki en önemli dere, hastanemizin dibinden giden, göle giden dere. Bu dere bile ıslah edilemedi. Pet şişeler göle gidiyor. Ben bir iş adamı olarak, yatırımcı olarak, nasıl güvenip burada iş yapayım, yatırım yapayım. Yatırımcı her zaman yerel ve genelin çalışmasına bakarak yatırım yapar. Alt yapısını görür önünü görür. Burada çalışma var der gözünü kapatarak işe girer. Kimse, parasını çöpe atmaz, kimse aptal değil, sivrisineğin içine kimse tesis kurmaz yani.” Dedi.

Bu haber 6498 kez görüntülendi.